Muhammed Yaka


Selçuklu Tababeti ve TÜBİTAK

Geçen kütüphanede kibâr bir arkadaşla Selçuklu tababet kültürü üzerine konuştuk. Muhterem üstadımız A. Süheyl Ünver´in Selçuklu Tababeti isimli eseri, bu hususa dair akla gelen ilk suallere cevap verici bir mahiyettedir.


Selçuklu Tababeti ve TÜBİTAK

Geçen kütüphanede kibâr bir arkadaşla Selçuklu tababet kültürü üzerine konuştuk. Muhterem üstadımız A. Süheyl Ünver´in Selçuklu Tababeti isimli eseri, bu hususa dair akla gelen ilk suallere cevap verici bir mahiyettedir. Türk Tarih Kurumu tarafından ilk nüshası esas alınarak neşri tekrarlanmış ve okuyucuyla bir kez daha buluşturulmuştur. Bu konuya dair muhtelif çalışmaların, makale ve sempozyumların yazılıp düzenlendiği haberleri bizleri memnun ediyor.

 Bu sohbetimizin hemen akabinde, kütüphanenin muhtelif yerlerine asılan afişlerden birisi dikkatimi çekti. TÜBİTAK 1003 Projesine Çağrı başlığını taşıyan ilanda Selçuklu kültür tarihi ve İslam medeniyeti üzerine lisansüstü çalışma yapan araştırmacıların arandığını gördüm. Derhal projeye müracaat ettik. Proje yürütücüsünün Psikoloji Vakfı Başkanı Sn. Dr. Canpolat Polat olduğunu bilahare öğrendik. Umumi hatları ile proje; Selçuklu Anadolusunda Türk tababet kültürünü, eskilerin rûhiyat dediği psikolojik hastalıkların Türk tababetinde nasıl ele alındığını ve bu itibarla Selçuklu tababetinin bu asırda ne seviyede olduğunu tespit etmek üzere planmış oldukça değerli bir projedir.

İnsanı mûsıkiyle, çiçekle, kitapla ve yaşama sevinciyle hülasa ruhuyla yaşatmaya and içmiş medeniyetimiz önemli bir dönüm noktası olan tababet kültürümüzü gözler önüne sermeye memur bu proje, bugün yaşasaydı Süheyl Ünver üstadımız tarafından kim bilir ne kadar takdir edilecekti. Fakat projeye müracatımızdan bir kaç hafta sonra, dün akşam gelen o hüzünlü metinden anladık ki proje vakıflara katılma iznini alamıyor ve yarıda kesiliyor. İlk nazarda, zihni ve fikri sadece çarklar ve dişliler arasında med-cezir insiyakına dayanan bu değerli yapının, böyle bir projeye evet demesine esasen ihtimal vermemiştim. Üzgünüm ki beni haklı çıkardılar. Merhum Süheyl hocamız hayatta olsaydı, projenin tahakkuku halinde takdir edeceği gibi  evet şimdi bu hale de çok üzülecekti. Projenin hayata geçtiğini düşündüğümüzde Türk tababetinin ruhiyata taalluk eden kısmı, bir derece aydınlatılacak ve medeniyetimizin insan yaşatmaya dayalı tıbbî çizgileri belki de sarahaten keşfedilecekti.

"Yapsaydıkla etseydik´i dikmişler de âh ile vah bitmiş" sözünü duyalı sekiz sene oluyor?

 

                                                                                                                      Muhammed Yaka

 

 

 

Selçuklu Tababeti ve TÜBİTAK
Geçen kütüphanede kibâr bir arkadaşla Selçuklu tababet kültürü üzerine konuştuk.Muhterem üstadımız A. Süheyl Ünver´in Selçuklu Tababeti isimli eseri, bu hususa dair aklagelen ilk suallere cevap verici bir mahiyettedir. Türk Tarih Kurumu tarafından ilk nüshasıesas alınarak neşri tekrarlanmış ve okuyucuyla bir kez daha buluşturulmuştur. Bu konuyadair muhtelif çalışmaların, makale ve sempozyumların yazılıp düzenlendiği haberleri bizlerimemnun ediyor.Bu sohbetimizin hemen akabinde, kütüphanenin muhtelif yerlerine asılan afişlerdenbirisi dikkatimi çekti. TÜBİTAK 1003 Projesine Çağrı başlığını taşıyan ilanda Selçuklukültür tarihi ve İslam medeniyeti üzerine lisansüstü çalışma yapan araştırmacılarınarandığını gördüm. Derhal projeye müracaat ettik. Proje yürütücüsünün Psikoloji VakfıBaşkanı Sn. Dr. Canpolat Polat olduğunu bilahare öğrendik. Umumi hatları ile proje;Selçuklu Anadolusunda Türk tababet kültürünü, eskilerin rûhiyat dediği psikolojikhastalıkların Türk tababetinde nasıl ele alındığını ve bu itibarla Selçuklu tababetinin buasırda ne seviyede olduğunu tespit etmek üzere planmış oldukça değerli bir projedir.İnsanı mûsıkiyle, çiçekle, kitapla ve yaşama sevinciyle hülasa ruhuyla yaşatmayaand içmiş medeniyetimiz önemli bir dönüm noktası olan tababet kültürümüzü gözler önünesermeye memur bu proje, bugün yaşasaydı Süheyl Ünver üstadımız tarafından kim bilir nekadar takdir edilecekti. Fakat projeye müracatımızdan bir kaç hafta sonra, dün akşamgelen o hüzünlü metinden anladık ki proje vakıflara katılma iznini alamıyor ve yarıdakesiliyor. İlk nazarda, zihni ve fikri sadece çarklar ve dişliler arasında med-cezir insiyakınadayanan bu değerli yapının, böyle bir projeye evet demesine esasen ihtimal vermemiştim.Üzgünüm ki beni haklı çıkardılar. Merhum Süheyl hocamız hayatta olsaydı, projenintahakkuku halinde takdir edeceği gibi evet şimdi bu hale de çok üzülecekti. Projeninhayata geçtiğini düşündüğümüzde Türk tababetinin ruhiyata taalluk eden kısmı, bir dereceaydınlatılacak ve medeniyetimizin insan yaşatmaya dayalı tıbbî çizgileri belki de sarahatenkeşfedilecekti.?´Yapsaydıkla etseydik´i dikmişler de âh ile vah bitmiş´´ sözünü duyalı sekiz seneoluyor?
Muhammed Yaka