Muhammed Yaka


Kadir Ağa Vefat Etti

Yirminci asrın ikinci yarısından beri durmadan kelamıyla, kalemiyle ve ilmiyle döğüşen muhterem Kadir Mısıroğlu evvelki gece vefat etti.


Kadir Ağa Vefat Etti

Yirminci asrın ikinci yarısından beri durmadan kelamıyla, kalemiyle ve ilmiyle döğüşen muhterem Kadir Mısıroğlu evvelki gece vefat etti. Seksen altı yıllık hayatının hemen her saniyesini, eskimez eskiyi müdafaa ve dinî-millî-harsî konularda da taarruz ederek bereketli bir ömür sürmüştür. Yazdığı onlarca eser arasında bi´l hassa İslam-Türk şuuruna varis gençliği ihya etmek ve daha da ileriye taşımak için pratik işaretler göstermek için kaleme aldığı eserler hayli önem arz eder. Hayatını ve eserlerini iş bu yüce dava uğrunda bezl eden Kadir Bey´in gördüğü ulu rüya, şuurlu İslam gençliğinin elinden yükselen davanın muzaffer olarak tüm dünyaya hüküm-fermâ olması şeklindeydi. En başta sağdan sola yazı yazmayı bilen, maddi ve manevi ilimlerle mücehhez, Üstad Necip Fazıl´ın da dediği gibi devlet ve milletinin büyük çapa erdiği tarihinin her bir safhasını bilen, dini, milli, kültürel-entelektüel ve siyasi konularda söz söylemekle beraber yazmak kudretine de sahip olan, korkusuz, hakka ve hakikate âşık olup bütün bu hasletleriyle müdafaa ruhunu besleyen bir gençlik ? Hülasa Necip Fazıl´ın hitabesinin tabii muhatabı olan her genç, Kadir Bey´in hayaliydi.

Hayat boyunca kendisine has üslubunu kaybetmeden, sükutun tek kurtuluş kaynağı olduğu zor günlerde tam aksine hakikati haykırarak celadetli bir ömür süren Kadir Bey, yakın tarihimizin en büyük aksiyon adamlarındandır. Onu birçok cihetle Necip Fazıl´a benzetmek mümkündür. Kadir Bey, fevkalade bir hitaba, doğru ve yerinde teşbihlere, bazı zaman mizaha ve çoğu zaman da sert ve muhalif bir üsluba sahipti. Bütün bunlarla beraber gerçekten muhatabını dinlemeye mecbur bırakan ötesi bundan keyif aldıran bu seda, Üsküdar´daki konağında her hafta verdiği konferanslar ile gençliğimize çok şey öğretmiştir.

Kadir Mısıroğlu, tarih ilmini büyük bir iştiyakla sevmeme vesile olan ilk insandır. Hiç unutmuyorum, lise son sınıfta bir arkadaşımın hediyesi ile okumaya başladığım ?´Bir Mazlum Padişah: Sultan Vahideddin´´isimli eserden sonra tarihçi olmaya ve bu sahada büyük bir hoca olarak üniversite gençliğini ihya etmeye karar verdim. Bu eser öyle büyük bir tesir uyandır ki artık üniversite imtihanına çalışmak yerine iş bu eseri okumaya koyuldum. Bu esnada ilk defa görüp kavramaya çalıştığım o zengin ve rengîn kelime hazinesi ise, beni tamamen büyülemiştir. İşte o gündür bugündür tarih ilminin peşinde koşar, onu sever ve sevdirmeye çalışırım. Bugünkü kelime hazneme de Kadir Bey´in eserleri ve teşvikleri ile ulaştığımı ifade etmem gerekir. O zamanlar yeni öğrendiğim on-on beş kelimeyi de bol bol kullanarak kendisine bir mektup yazdımsa da veremedim.

Bununla beraber Kadir Bey de bir âdem olarak noksanlıklardan yok değildi. Bunları ifade etmek belki haddime değildir ama yine de bu bapta söylemek gerekiyor ki merhum, saçıyla sakalıyla, elbisesi ve kravatıyla maalesef yok yere tenkid edilmiştir. Üstad gibi metodu sağlam bir muharririn daha mükemmel bir surette muhataplarının karşısında çıkması lazım gelirdi. Zaten bu haline dair merhum Kemal Kacar Beyefendi´den de bir ikaz almıştır. Bir ilim adamı olarak Kadir Bey´in daha derli ve toplu bir halde olmasını hep istemişimdir. Bununla beraber dini ve siyasi konularda akıl almaz şekilde muhibbanının bir kısmını şaşırtan merhum, bazı hususlarda batına değil zahire kapılarak farklı yorumlar getirmiştir. Fakat her ne ile olursa olsun yaptığı hizmetler gayet büyüktür. İslam yazısına dair yazdığı eserler, İslam gençliğinin ilk önce okuması gerektiğine inandığım gayet müfid kitaplardır.

Bu satırların sahibi aziz İslam davasının kılıçlaşan kalemi Kadir Bey´e Allah´tan rahmet diliyor. Hayalini kurduğu gençlik, bir gün vücud bulacaktır.

 

 

 

Muhammed Yaka